Category : Anarşizm

İki yüzyılı aşan bir süredir özgürlük ve adalet mücadelesinde olan anarşizm,  dönem dönem farklı tartışmalardan geçmiştir. Dünya genelinde 1960’lar sonrasında, coğrafyamızda ise 1980 sonrasında gelişen süreçte anarşizm adına farklı bir tartışma gündemleşmiştir: Örgüt ve örgütlenme. Bu tartışmanın nasıl geliştiğine ve tartışmanın kendisine dair düşüncelerimizi, bugün coğrafyamızdaki devrimci anarşist mücadele deneyimimiz ortaya koyuyor ve elbette bir ..

Read more

1980 darbesinden bu yana, bu topraklardaki devlet varlığının kaçınılmaz bir siyasi gerçeği olan darbe, 36 yıl sonra 15 Temmuz’unu 16’sına bağlayan gece vuku buldu. İstanbul ve Ankara merkezli gerçekleşen askeri hareketlilikte pek çok devlet binası bir süreliğine bloke edildi. Ankara’da savaş uçaklarının havalanması ve İstanbul’da köprülerin askerler tarafından trafiğe kapatılmasıyla başlayan darbe, Genelkurmay Başkanı’nın rehin ..

Read more

Anarşizme sempati duyan bir Fransız yazar, 1890’da, “Anarşizm hayli güçlü bir koruyucu zırha sahip; tıpkı bir kitabın sayfaları gibi, kendi can düşmanlarından daha da yıkıcı olanların eylemleri de dahil olmak üzere, her şeye karşın varlığını sürdürüyor” diye yazıyordu (01). Bugüne değin, “anarşist” olarak nitelendirilen pek çok düşünce ve eylem tarzı var oldu. Tüm bu birbiriyle ..

Read more

GÖBEKLİTEPE: Ekonomik Altyapının Arkeolojisi Dünyanın İlk Tapınağı Dünyanın bilinen ilk tapınağı olarak kayda geçen Göbeklitepe; Arkeolog Klaus Schmidt ve ekibi tarafından 1995’de Urfa’ya 22 km uzaklıktaki Örencik köyü civarında bulunan bir höyükte yapılmaya başlanan ve halen devam eden kazılarla gün ışığına çıkartıldı. Burada ortaya çıkartılan yapı, basit bir inanç merkezi değil; başta Arkeoloji ve Antropoloji ..

Read more

Özerklik, konfederalizm, özyönetim gibi kavramları Rojava Devrimi sonrasında konuşuyor olmamız, Rojava’daki deneyimin yaşadığımız topraklardaki mücadelelere kattığı perspektifi ve beraberinde gelişen bir dizi toplumsal olayı anlamamız, ezilen halkların özgürlük mücadelesi açısından önem taşımaktadır. Köy, mahalle ve şehirlerde oluşturulan halk meclislerinden demokratik özerk yönetime, günlük ihtiyaçların giderilmesi, ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçların karşılanması, güvenlik ve savunmanın halkın ..

Read more

“Anarşizm, geleceğin toplumunun ayrıntılı bir planı değildir. Toplumun temelini, toplumsal adalete uygun olarak yeniden biçimlendirmek üzere girişilmiş bir çabadır.” Isaac Puente “Her şeyin, özgür komünlerde örgütlenmiş köylüler ve işçiler arasında paylaşılması, yeni bir yaşamın yaratılması hem de bu yaratımın savunulması noktasında belirleyicidir.” Nestor Mahno Toplumsal adaletsizliklerin oluşması; devlet baskısının ve kapitalist sömürünün, yaşamın karşısında kendini ..

Read more

Aşağıdaki bölümler Bakunin’in en çok basılan ve çevrilen yazılarından birinden God and the State(Tanrı ve Devlet) adlı denemesinden alınmıştır. Bu metin 1871’de yazılmış, Bakunin’in ölümünün ardından yoldaşları Carlo Cafiero ve Êlisêe Reclus tarafından 1882’de yayımlanıştır. Aşağıdaki çeviri Emma Goldman’ın Mother Earth basımevi tarafından yayımlanan 1916 tarihli İngilizce baskıdan alınmıştır.   FARZ EDELİM BİLİMİN EN ÜNLÜ ..

Read more

Bakunin bu metinde terörizmin ve diktatörlüğün karşı devrimci doğasını vurgulamaktadır. Auguste Blanqui (1805-1881) çeşitli vesilelerle devrimci bir diktatörlük kurmaya çalışmış olan bir Fransız devrimciydi. Devrimci faaliyetleri nedeniyle yetişkinlik döneminin büyük bölümünü hapiste geçirdi. Yaşamının sonuna doğru tam bu metin yazıldıktan sonra Blanqui sonunda “Ne Tanrı Ne Efendi!” diyecek ve bu slogan anarşist hareketin savaş sloganına ..

Read more

Bakunin, Avrupa’da önce Fransa’da, ardından Almanya ve Avusturya’da gerçekleşen 1848 devrimlerinde akif bir rol oynadı. 1848 sonbaharında Avusturya, Prusya ve Russ imparatorluklarına karşı genel bir ayaklanmayı savunduğu “Salvlara Çağrı” adlı metnini yayımladı. Mayıs 1849’da başarısızlıkla sonuçlanan Dresden isyanının liderlerinden biriydi. Tutuklanarak ölüm cezasına çarptırıldı ve sonunda Rusya’ya iade edildi. Burada çarlığın çeşitli zindanlarında tutuldu ve ..

Read more

Proudhon 1860’larda aşağıdaki seçkileri kaleme aldığı zaman politik görüşleri oldukça yumuşamıştı. “ Anarşi” devletin olmadığı bir toplum onun için sürekli arzulanan bir şey olarak kalacaktı. Otonom politik topluluklardan oluşan gönüllü bir federasyon olarak demokratik, anti otoriter bir devlet kavramı geliştirmeyi denedi. Proudhon’un federalizm teorisinde iktidar, sözleşmeyi imzalayan taraflar tarafından kabul edilmiş, belli amaçlarla sınırlı ve ..

Read more