CNT-AIT’in Sevilla Yerel Federasyonu tarafından yayınlanmıştır.
[CNT: Confederacion Nacional de Trabajo / Ulusal Emek Konfederasyonu]
CNT’NİN AMAÇLARI VE YAPISI
Anarko-sendikalizm Nedir ?
Diğer Sendikalardan ve Hareketlerden Ne Kadar Farklıdır ?
Anarko-sendikalizmin Temel Yapısı: Birlik Şubesi
Anarko-sendikalist Birliklerin İşlevleri
İnsani ve Teknik Araçlar
CNT’nin Yasal Danışmanları
Birlik Komitesi Nedir ?
İŞYERİNDE CNT
Birlik Seksiyonu
Birlik Seçimleri
Anarko-Seksiyonun Günlük Aktiviteleri
Seksiyon ve Birlik Arasındaki İlişkiler
İşletme Komitesinin Olmadığı İşyerleri ve Sektörler
Birliğinizin CNT’nin Diğer Yerel Birlikleri ile İlişkisi
Yerel Komite Nasıl Seçilir ?
Yerel Federasyonlar Arasında İlişki ve Koordinasyon Araçları: Bölgesel Konfederasyonlar
Bölgesel Konfederasyonlar Arasındaki İlişkiler
Ulusal Konfederasyon
Neden Komiteler Bu Şekilde Seçilir ?
CNT’nin Birlikleri Nasıl Karar Alır ?
CNT’NİN DEVRİMCİ İLKELERİ
Üye Olma
Anarko-Sendikalizmin İlkeleri
Doğrudan Eylem: Anarko-Sendikalizmin Taktikleri
Anarko-Sendikalizm’in Nihai Amacı
Anarko-Birlik’te Oylama
Anarşizm ve Anarko-Sendikalizm
Not: Yazının fransızca’dan ingilizce’ye çevirisinde özellikle “union” ve “syndicate &trade union” kelimeleri zaman zaman eşanlamlı olarak kullanılırken, zaman zamanda anarko-sendikalist sendikalarla diğer sendikalar arasında farklığı gösterecek şekilde kullanılmıştır. Bu nedenle türkçeye çeviride metine tam anlamı ile bağlı kalınmayarak, anarko-sendikalist yapı içinde örgütlenen sendika anlamında “birlik” kelimesi kullanılırken, genel anlamdaki sendika kelimesi için ise basitçe “sendika” kelimesi kullanılmıştır. Orijinal çevirideki cümle düşüklükleri ve anlam karmaşaları da mümkün olduğunca anlam bütünlüğü korunacak şekilde türkçeye çevirilmiştir.
Not: Çevirenin metine yaptığı eklemeler, açıklamalar vb, […] ile gösterilmiştir.
CNT’NİN AMAÇLARI VE YAPISI
Anarko-sendikalizm Nedir ?
Anarko-sendikalizm 19.yy’ın sonlarında ortaya çıkmış bir düşünce ve ilkeler akımıdır. Şu temel özelliklere sahiptir:
Şu anki çıkarlarını savunmak ve yaşam standartlarında iyileşmeler elde etmek için, dünya emekçilerinin organize edilmesi hedefi. Bunu başarmak için birlikler oluşturulması.
Ne liderlerin ne de yöneticilerin olmadığı bir yapının yaratılması.
Toplumun radikal bir şekilde dönüştürülmesi arzusu -bu dönüşüm Toplumsal Devrim aracılığı ile olacaktır. Bu dönüştürme hedefi olmadan, anarko-sendikalizm varolamaz.
Anarko-sendikalizmin bir diğer adı da devrimci sendikacılıktır.
Diğer Sendikalardan ve Toplumsal Hareketlerden Ne Kadar Farklıdır ?
Anarko-sendikalizm, toplum tarafından üretilen refaha el koyan ve ayrıcalıklarını şiddet aracılığı ile koruyan bir azınlığın komutasına veren; boyun eğmiş çoğunluğa ise sadece yaşayabileceği [fiziksel olarak sürdürmesine yetecek] kadarını veren ve azınlığın şiddetine maruz kalmasına yol açan, toplumsal eşitsizlik ve adaletsizliğin nedenlerinin güce, otorite [tahakküm] ilkesine dayandığını inancına sahiptir. Bunun sonucunda, anarko-sendikalizm adaletsizliği engellemek için, otorite ilkesine, elitlerin karar-almasına ve gücün nihai temsiliyetine, yani Devlet’e karşı çıkar.
Hiyerarşik Organizasyonun ve Devlet-Kapital otoritenin, ve de onun baskıcı araçlarının aksine, anarko-sendikalizm onun Anti-Organizasyonuna sahiptir. Bu ise, kararların tabanda alındığı, insanların katıldığı, liderliğin olmadığı (ya da çok kısıtlı olarak varolduğu), baskının olmadığı ve fikirlerin, görüşlerin, ve teşebbüslerin özgür ve eşitçe tartışılabildiği bir süreci içermektedir. Anarko-sendikalist organizasyon Devlet-Kapital’in haiz olduğu görüngülerden mümkün olduğunca en azını barındırır. Bu nedenle, bugün varolan otoriter modelle karşılaştırıldığında, bir anti-organizasyondur.
Anarko-sendikalizmin Temel Yapısı: Birlik Şubesi
CNT, endüstriyel birlik (ing. union) şubelerinin (ing. branch) konfederasyonu olan bir birliktir. Birlik şubesi, aynı üretimin dalında çalışan, çıkarlarını savunmak için bir araya gelmiş insanlar grubudur. CNT’nin birlikleri, sendika (ing. trade union) diye adlandırılanların aksine, endüstriyel birliklerdir. Örneğin, sendikalar sağlık çalışanlarını hemşireler birliği, tıbbi teknisyenler birliği, doktorlar birliği, vb. şekillerde bölerler. Bunun aksine, CNT’de sağlık çalışanları, profesyonel kategorilere göre ayrım yapılmaksızın, Kamu Sağlığı Birliği’ni oluştururlar. Bu yapı 1918 Sans Kongresi’nde uyarlanmıştır. Sermaye ile mücadelede en pratik yol olarak görüldüğü için kabul edilmiştir.
CNT’de herşey birlik etrafında şekillenir. Örneğin, sağlıktaki endüstriyel birlik, aynı şehirde sağlık [kolunda] çalışan insanlar tarafından, yerel bir birlik şeklinde oluşturulur. [Yerel birlikte] kendi endüstrilerinin sorunlarını tartışırlar. Benzer şekilde metalürji, inşaat, ağaç işlemeciliği, gıda işlemesi, vb.’nde de endüstriyel birlikler oluşturulmuştur. Çoğunluğunda olduğu üzere, eğer endüstriyel birlik kurmak için gerekli olan insan sayısına sahip değinilse (en az 25 kişi), en az beş kişiden oluşan Sindicato de Oficios Varios (SOV) [değişik zanaatlar birliği, -ing. union of varied trade] kurulur. SOV’ler büyüdükçe ve belli bir endüstrideki insan grubunun sayısı yeterli hale geldiği zaman, SOV’ler endüstriyel birlikler olarak yeniden organize edilirler. Örneğin, 30 inşaat, 50 metalürji, 200 kamu hizmetleri ve 20 diğer endüstrilerden olmak üzere bir SOV 300 kişiden oluşabilir. Eğer isterlerse, üç ayrı endüstriyel birlik oluşturabilir (inşaat, metalürji, ve kamu hizmetleri) ve SOV’yi 20 üyeli olarak bırakabilirler.
Birlik, Birlik Meclisi (ing. assembly) aracılığı ile konuları bir karara bağlayabilir. Meclis, üyelerin doğrudan katıldığı en yüksek karar-alıcı organdır. Dışardan herhangi komite, delegasyon gibi şeylerce müdahele yapılamaz.
Diğer sendika organizasyonlarının büyük bir kısmı kararlarını meclise dayandırırlar -en azından öyle olduğunu iddia ederler. Ama burada anarko-sendikalizme göre büyük bir farklılık vardır. Meclis, en üst karar-alıcı araç olarak nitelendirilir, ama örneğin yılda sadece bir defa meclisi toplarlar. Üstelik birlik konseyi, komite oturumu, idare heyeti, ya da her ne isimle anılırsa anılsın; meclisler [toplantıları] arasında karar alan ve pratikte tüm idari gücü üstüne alan yapıların oluşturulması için yazılı kurallar vardır.
Anarko-sendikalist birlikte, endüstriyel birlikte, tüm karaları her zaman alan meclis’tir. Meclisler arasında karar alabilecek kurul, komite, delegeler konseyi, idareci, yönetici, … yoktur. CNT komitelerinin ana işlevleri daha sonra açıklanacaktır. Endüstriyel birliğin diğer adları ise “bir birlik”, ya da “bir endüstriyel birlik”tir.
Meclis her toplandığında, söylenenleri not alan [kaydeden] birisinin olması önemlidir. Kayıtlar, katılan insanların görüşlerini, tartışmaları, varılan ve onları yerine getirecek olanların anlaşmalarını yansıtır. Kayıtları yazarak ve bunları koruyarak tarihimizi yazıyoruz.
Anarko-sendikalist Birliklerin İşlevleri
CNT Birlikleri, üyelerinin savunulması ile ilgili tüm konularda kendilerini ilgili kabul ederler; ve bunun için de, kendilerini tüm mevcut insani, teknik, ekonomik ve yasal araçlarla donatırlar. İşverene karşı eylem yapma planlarlar, çalışma koşulları üzerinde araştırma yaparlar, sağlık ve iş güvenliği konusunda şikayetleri toplarlar, ve işletmenin işleyişine ilişkin olası tüm bilgileri (tedarikler, tedariği sağlayanlar [şirketler], kârlar, yan şirketler, sözleşmeler, işçi politikası, değişim planları …) toplarlar. Bu bir yandan kapitalistler tarafından [yapılabilecek] beklenmeyen eylemlere maruz kalmamak için, diğer yandan da işletmeleri ele geçireceğimiz gelecekteki o gün için önemlidir. [Birlikler] grev yapma, yetkililerle temaslarda aracı olma, ve üyelerinin adına görüşme yapma yetisine sahiptirler. Eğitim dersleri, çalışma günleri ve konfereranslar düzenlerler. İşçilerin ve tutuklanmış üyelerinin hukuki savunmasını üstlenirler. Birlik insanların okuludur. Orada, biz başkalarının dertlerini kendi dertlerimizmiş gibi görmek, sohbetlerle [kendimizi] geliştirmek, düşünmek ve tartışmak, maharetli olmak, ilk teşebbüsü yapmak … zorundayız. Birlikteki kişilerin sayısına ve faaliyetlerine bağlı olarak, birlik iyi ya da zayıf donanımlı olacaktır.
İnsani ve Teknik Araçlar
Anarko-birlik üyelerinin ilk yapacakları şey sahip oldukları güçlerin değerlendirmesini yapmak, ve tamamlayabilecekleri faaliyetleri planlamaya devam etmektir. Olası olanı başararak imkansıza yaklaşabiliriz. Bu önemlidir, çünkü eylemsizlik ya da başarısızlık her zaman moral bozucudur [demoralize eder]. Telefonlar, fakslar, fotokopi aletleri, işlemciler, bilgisayarlar, ve yazıcılar, oturumlar için salon, herşeyin el ile ve ilkel araçlarla yapıldığı şanlı dönemde insanlarımızın yaptığı filmlerinin de yer aldığı arşivler gibi teknik araçlar da mevcuttur. Şurası kesinki, bu tüm öncekileri [şanlı dönemde yapılanları, yani CNT’nin İspanyol Devrimi sırasındaki gücü ve işlevi] başarmak gelişme gerektirmektedir.
Üyeliğin gereği, en önemlisi olan, herkesin birliğin büyümesini sağlayacak olası tüm yolları araştırmasıdır. Kesin olan bir şey varsa, o da anarko-sendikalist birliğin ancak sorunlar ve uyuşmazlıklar olan yerlerde büyüdüğü, ve onları keşfedip ve provoke etmenin birlik militanın görevi olduğudur.
Bir yüzyıl boyunca eylemlilik oldukça güçlüydü. Baskıya rağmen insanlar birlik içinde [üyesi] olmak istediler. Birliğin büyüdüğü ve toplumsal dönüşüm için arzunun oldukça yaygın olduğu bir dönemdi. Kapitalistlerce provoke edilmiş dar bireyselcilikle, karamsarlıkla, ve tüketimcilikle ikame edildiği için, bugün bu artık yoktur. Bu toplumda, mesajımızın geniş ölçüde -şimdilik- paylaşılmadığını ve girişimlerimizin büyük kısmının kayıtsızlıkla karşılandığını anlamalıyız. Şevkimizi kaybetmemeliyiz.
CNT’nin Hukuki Danışmanları
CNT avukatlarca yönetilen hukuki danışmanlara sahip değildir. İş kanunları üzerinde deneyimi olan, ya da öğrenim görmüş olan yeterli sayıda üyemiz bulunmaktadır. Şüphe durumunda, CNT ilişkide olduğu avukatlara danışır. Yasaların varoldukları [bugünün] koşullarda, resmi yerel bültenlerden, ilgili bölge ya da devlet meclisleri [kararlarından], ve uygulandıkları işletmelere dair tüm bilgilerden haberdar olmak gereklidir.
Bu düşmanca ve adaletsiz yasalar dünyasında, haklarımızı savunmalıyız; ve onları daha iyi bildikçe daha iyi de savunabiliriz. Yasaları ne kadar iyi bilirsek, mahkemelerde temsil edilmemiz de o kadar az gerekli olur. Ama en az hukuki müdahale, birliğin daha fazla güçlenmesi ile olur.
Tüm iş kanunlarının amaçlarının, genel olarak kapitalizmin faydasına olduğunu, onun imtiyazlarını koruduğunu ve onun risk almadan hırsızlık yapmasına olanak tanıdığını, emek ve kapitalizm arasında cepheleşmeyi engellediğini belirginleştirmek istiyoruz. Devlet, daima işverenlere fayda sağlayan oyunun kurallarını belirler; ve hukuki sistem;
- Pahalıdır. Onun içinde faal olmak yüksek ücretler ödenmesini gerektirir. Avukat kiralamak, onların ağızlarını açmalarını sağlamak bin dolardan daha az tutmamaktadır. Davayı almalarını sağlamak, ya da hukuki belgelerle (olmadan hiçbir hakimin alaka dahi göstermeyeceği) ilgilenmelerini sağlamak daha da fazlasını gerektirir.
- Sıradan insanlarca anlaşılması oldukça güç olan bir dil kullanır. İnsanların vurdumduymazlığını daha da arttırmak için böyle yapılmaktadır, çünkü bir şeyi bilmek, onu anlamak ve onu kontrol edebilecek güce haiz olduğunu göstermektir; ve bu da kendi isteklerini sorgusuz, sualsiz uygulatmak isteyen hukuk kastının hiçte işine gelmez.
- Yavaştır. Doğrudan görüşmelerle çabucak çözümlenebilecek süreçleri geciktirir.
- Uyuşmazlık içindeki tarafları, kendi sorunlarını çözmekten aciz çocuklar olarak değerlendirir.
- Oldukça karmaşıktır. Onun içinde hareket edebilmek bayağı bir yetenek ister. Kanunların bir çoğu, [varolan] tuzakları, ve gerçek anlamda açık, rasyonel olmaması nedeni ile çelişkilidir.
Hukuki davalara dayanmak her zaman işverenin faydasınadır, öyleki hakim emek tarafında olsa ve kapitaliste karşı bir zarar değerlendirse dahi, olan şey aslında halihazırda bizim olanı bize vermektir; zafer kazanan ise yavaş, bürokratik, pahalı, ihmalkâr, kontrol edici, köhneleşmiş ve anlaşılmaz olan sistemin hatalarına rağmen, bizim ona kendi üstümüzde bir güç vermiş olmamızdır.
Yasaları bilmek, pekçok durumda başarılı [sonuçlar] veren, onların uygulanmasını talep etmeyi mümkün kılar. Ama bunun yanısıra, bir şeyi yapmakta genel mantığı kullanmak, ve de en kısa, basit ve ekonomik olan patikayı takip etmeyi planlamak için, yasaları ne zaman deleceğimizi de bilmek gerekir.
Öte yandan, yasal davaları kullanmak Devlet kurumlarını reddeden varoluş biçimimizi ihlal eder. Belirgin bir şekilde bir şey yapamayacak olan hakimlerle bir şey başarmak mümkün değildir. İlkelerimize göre, militanlarımız için tek kullanışlı taktik Doğrudan Eylem’dir. Bu nedenle, CNT’nin tuttuğu avukatlar, ancak hedefe Doğrudan Eylem ile ulaşmak için güçlerin yetersiz olduğu, az sayıdaki durumda [kullanılırlar]. Avukatlar, anarko-sendikalizmin çalışmaya zorunlu bırakıldığı bu çelişkiler içinde görevlerini yerine getirmektedirler.
Birlik Komitesi Nedir ?
Birlik komitesi yerel birlik salonlarını açık tutacak, diğer birliklerle ilişkilerin devam etmesini sağlayacak, yazışmalarla ilgilenecek, birlik dergilerinin yayınlamasını ve edebi yayınların sipariş edilmesi ile uğraşacak … birlik meclisi delegelerinin, genel olarak hedeflerini gerçekleştirebilecekleri basit işleri yapacak kişileri seçer. Bu insanlar, aşağıda belirtilen sekreterliklere ayrılan birlik komitesini oluştururlar:
Organizasyon, birliğin iç ilişkilerinden, üye listelerinden sorumlu …
Eğitim, Kültür ve Arşivler, eğitimsel materyallerin hazırlanması, kütüphanenin düzenlenmesi …
Basın ve Enformasyon, basınla ilişkilerden sorumlu …
Saymanlık ve Mali Konular, aidatların toplanması …
Hukuk ve Mahkumların Desteklenmesi, resmi bültenlerin ve yasalar hakkında bilgilerin toplanması, iş kanunu ile ilgili sorunlar hakkında birliğin bilgilendirilmesi, tutuklama hallerinde fonların kullanılması, avukatlarla ilgilenilmesi …
Birliğin Organizasyonu, birlikten olsun ya da olmasın, işyerlerinde eylemlerin planlanmasını geliştirme …
Toplumsal Aktivizm, aynen yukardaki şekilde, ama birlikle ilgili olmayan çevre, anti-militarizm gibi konularda …
Ve konferederasyonu temsilenGenel Sekreter.
Yukarda bahsedilenlerin tümü, ve birliğin aktif olduğu endüstrilerdeki birlik birimlerinden seçilen diğer delegeler hep birlikte, birlik komitesini oluştururlar. Bu teoride geçerlidir, çünkü eğer birlik daha küçük bir komite oluşturmak isterse bazı sekreterlikleri çıkarabilir (örneğin basını ve eğitimi). Yine eğer istenilirse, yeni bir sekreterlik oluşturararak komiteyi genişletebilirler. Fakat burada önemli olan:
Komite üyelerine hiçbir ödeme yapılmaz
Bütün komiteler politika yapma yetkisi olmayan, yönetim ve koordinasyon mekanizmalarıdır. Tek karar-alıcı organ birlik meclisleridir. Acil bir durumda ya da karar alınması gerekli olduğunda, hareketlerinin doğru ya da yanlış olduğunu değerlendirecek olan meclise, onun [yaptıkları eylemin] hesabını vermelidirler.
Bütün görevler her zaman iptal edilebilir [statütedir]. Meclis isterse görevlilerin (ing. officer) istifasını isteme hakkına sahiptir. Azami olarak bir yıl daha seçilme imkanı hariç, görev süresi iki yıldır. Görevlilerin rotasyona tabii olması zorunludur.
Bir organ olarak komite, birlik meclisine öneride bulunamaz.
Bütün komite üyeleri, yeni meclisin seçimini takiben onay almak zorundadır. Tüm görevliler her zaman meclisin görevden el çektirme yetkisine tabidir.
Siyasi parti üyeleri konfederasyonda görev alamazlar 01.
Tüm meclislerde, komiteler sekreterlik faaliyetlerinin hesabını vermek zorundadırlar.
CNT’nin komiteleri bireysel görüşlerini ifade etmezler. Ağızlarını açtıklarında, bunu tüm organizasyon adına ve onların kararlarına göre yaparlar.
Bu kısıtlamalar, her görevlinin kendi-çıkarı olmadan davranmasını garanti altına alır. Bunlar bürokrasinin büyümesinden kaçınmak, ve birliğin kalbinde liderlerin, diktatörlerin ve otoritenin gelişmesini azami şekilde kısıtlamak için engel teşkil ederler.
CNT komitesi bir işi yapma, yönetim ve koordinasyon mekanizması olmalıdır, yoksa bir güç grubu değil.
Notlar:
01 Siyasi partilerin üyelerinin birlik komitelerinde görev almasını karşı olan bu sınırlama, 1930larda sendikayı Komünist Parti’nin kontrol etmesinden korumak amacı ile kararlaştırılmıştı. İşçi olarak konfederasyona bağlı olan otoriter komünistlere karşı hiçbir sınırlama yapılmamıştır. Fakat öncü olup, işçileri yönlendirme tutkusuna sahip olan partili insanların bir taktiği de bağımsız organizasyonlara sızarak, onları kontrol etmektir. Bu nedenle, onların bu güç tutkularını sınırlamak gerekmektedir.
“CNT’nin Amaçları ve Yapısı” orijinal olarak Anarko-Sendikalist dergi Libertarian Labor Review’de yayınlanmıştır. Çeviren Jeff Stein’dır.
İŞYERİNDE CNT
Birlik Seksiyonu
İşyerindeki CNT üyeleri kolektif olarak, Birlik Seksiyonu (ing. section) olarak tanınır. Birlik seksiyonu, birliğin belirli sorunlarının gündeme getirildiği meclisler aracılığı ile işler. İşverenle mücadelesinde, birlik seksiyonu eylem yapma özgürlüğü, propaganda, üye olma ve üyelerin savunulması, meclis toplama ve birlik adına sözleşme imzalama yetkisini kazanmalıdır. Günümüzün malum hukuki çevresi ve birlik hareketinin durumu, bugün tehdit altında olan hakların kazanılması için CNT’nin gün ve gün çarpışmasını gerektirmektedir; anarko-birliklerin birlik seçimlerini boykot etme taktiklerinden dolayı, işverenler onları [hukuki olarak] tanımayı reddetmektedirler.
Birlik Seçimleri
Birlik seçimleri, 1970’lerin işverenlerinin ve UCD hükümetinin yeniden uyanmakta olan işçi hareketini düzenlemek amacı ile yaptıkları icatlardır. Franko’nun ölümü ve onun düşey (hükümet kontrollü) sendikalarının dağılmasından sonra, ateşleyicilerinin bizzat insanların kendileri olduğu grevler ve kitlesel protestolar ülkeyi sarstı, ve bu durumla uğraşabilmek için sendikacılık (ing. unionism) kurumsallaştırıldı.
CNT hariç, büyük sendikalar UGT ve CCOO ve diğerleri, toplu sözleşme görüşmelerini (ing. bargaining) yeni bir icatla yapmayı kabul ettiler; yani işletme komitesi [ile]. İşletme komitesi (ing. enterprise commitee) sendikaları temsil eden adaylar arasında yapılan gizli oylama ile seçilir. İşletme komitesi seçilir seçilmez, işveren anlaşmaları sadece onunla görüşür. Sendika seçimleri yaklaşık olarak üç ya da dört yılda bir yapılır. Seçimlerden sonra hükümet sonuçları açıklar. Sadece oyların % 10’u ve fazlasını alan sendikalar hükümet ile masaya oturup, tartışma ve anlaşma yapma yetkisine sahiptirler.
Seçimleri yaklaşık olarak 200,000 üye sayısına sahip olan UGT-CCOO kazanmaktadır. Bask İşçi Dayanışması (ELA-STV), USO, Galiçya sendika-birlik, ya da temizlik çalışanları sendikası gibi diğer sendikalar ise daha az oy almaktadırlar (7,000 ile 3,000 arasında).
Hükümet ekonomik destekleri verilmesinde, ve bu hizmetlerde çalışan sendikacıları uzmanlaştırmakta [yani sendikacılığı profesyonel bir meslek haline getirmekte] bu seçim sonuçlarını kullanır. Aynı zamanda toplu pazarlık yolu ile, işveren de işletme komitesini [mali açıdan] destekler ve ender olarak da bazı üyelerini yönetim kuruluna oturtur [üye yapar]. CNT’nin ne Devlet tarafından, ne de işverenler tarafından sağlanan [mali] desteklemeleri kabul etmediğini vurgulamakta fayda vardır, çünkü bunlar mücadele edilmesi gereken organizasyonlardır, ve CNT onlara cephe almak için bağımsızlığını kaybetmek istemez.
Bu ayrıcalıklar, destekler ve sendika kurumsallaşması sisteminin kabulü, toplumsal dönüştürücü olarak sendika fikrinin (on yıldan fazla bir süredir) pratikte ortadan kalkmasına yol açmıştır, çünkü:
- Sendika seçimleri karar verme gücünü halktan almaktadır. İşyerinde, görev süresi boyunca, kararları sadece komite alır.
- Sendika seçimleri, her zaman bireysel ve gizli oylama ile seçilen en reaksiyoner adayların kazanmasına neden olur.
- Komiteye seçilen kişiler belirli bir süre zarfında görevlendirilirler ve herhangi bir disipline tabi değildirler. İstemesiniz dahi sizi temsil ederler, izniniz olmadan sizin adınıza görüşmeler yaparlar, istemedikleri sürece meclisi toplantıya çağırmazlar, işverenle tartışabileceğiniz ya da anlaşabileceğiniz şeyleri sınırlarlar, vb.
- Sonuç olarak, tüm görüşmeler komitenin elinden geçer.
CNT otorite ilkesini, ve böylece de sınırsız güce sahip temsilciler olmasını reddeder. Eğer CNT sendika seçimleri, yetkili delegeler, ücretli çalışanlar ve hükümet destekleri sistemine dahil olsaydı, o zaman yıkmaya çalıştığını aynen kendisi yeniden üretmiş olacaktı. CNT’nin bir miktar tutarlığını muhafaza (toptan tutarlılık ve saflık yoktur) etmek için ödediği diyet ise, anarko-sendikalist eylemle güçlüklerin üstesinden gelip ilerlemektense, konformizmi seçerek seçim-destekleme-görevliler temelinde sendikalar kurmayı seçen insanların iki organizasyonel kopuşunu yaşamasıdır. Bu kopanlar bugünki Confederacion General del Trabajo’u (CGT, Genel Emek Konfederasyonu) kurmuşlardır.
Pratikte, CGT görevlilerine ödeme yapmak için daha fazla fona sahip olarak daha fazla özgürlük kazanırken, önemsiz seçim sonuçları (1620 işletme komiteleri üyeliği ile son seçimlerde % 0.67) almıştır. Kitle sosyolojisi uzmanı Friedricksen-Hoffmanın geliştirdiği yasalara göre, seçim sandıklarının olduğu demokratik bir seçimde, her zaman en reaksiyoner olan aday kazanır (Gizli oy kullanmanın ilk ilkesi). Eğer kutsal bir mucize ile daha fazla temsil yetkisi kazanırsa, görevi süresince reaksiyoner hale gelecektir (Gizli oy kullanmanın ikinci ilkesi). Ve eğer, inanılmaz bir şekilde, görev süresinin (ing. mandate) sonunda hala ilerici olarak kalsa dahi sonuçlarının kendisini tekrar etmeyeceği açıktır; üçüncü ya da dördüncü sıraya gerileyeceği kesindir (Gizli oy kullanmanın üçüncü ilkesi).
Bir şeyin yapılmasına olanak tanımak, ancak mecliste el kaldırılması suretiyle olan açık oylama ile olasıdır. Anarko-sendikalist fikirlere göre, genelde sonuçlar farklı ve daha faydalı olacaktır.
CNT’nin karşılaştığı başka bir güçlük ise birlik seksiyonlarının hukuki olmalarına rağmen, seçimlere katılma haklarının olmamasıdır. Bu nedenle seksiyonlar bu hakları, gün ve gün mücadele ile kazanmalıdırlar.
Anarko-Seksiyonun Günlük Aktiviteleri
Seksiyon faaliyete geçtiğinde, yani işyerinde iki ya da üç üye dayanmanın ötesindeki [haksızlıklara] artık yeter demeye karar verdiğinde, şunları elde etmelidirler:
- İş arkadaşlarının sorunlarını anlamak ve onlarla uyumlu olmak. Basit taleplerin kazanılması [-nı sağlamak] ve böylece seksiyona sempati oluşmasını sağlamak. Bu sorunlar patronla, ustabaşı ile doğrudan konuşarak, doğrudan yaklaşımla çözümlenmelidir. Eğer bu işe yaramazsa, birlik klasik silahları ile müdahele etmelidir (görüşme-boykot-grev, vb.); ve eğer herhangi bir sebeple bu da işe yaramazsa, ya da güç dengesi buna olanak tanımazsa, ya da kullanmaya hazır olduğumuzdan daha fazla enerji harcanması gerekiyorsa, birliğin yasal temsilcileri aracılığı ile hukuki düzenleme yolu denenebilir.
- CEMAC ve işveren nezninde seksiyonun hukuki olarak tanınması. Yasallaşma herhangi bir garanti ya da hakkın elde edilmesi olarak nitelendirilmemelidir. Fakat bazı durumlarda, bu [hukuken tanınma] birliğin yasal olarak grev ilan edebilmesine ve diğer etkinliklerde bulunmasına, ve avukat tutmasına olanak tanır.
- Bir taraftan işvereni, diğer taraftan ise olayların % 99’unda işletme komitesi ve onunla işbirliği içindeki sendikaları düşman olarak tanımlamak [teşhir etmek anlamında]. Çelişkileri keskinleştirmek ve herhangi bir oldu bittiye müsade etmemek, hayati değer taşımaktadır. Fakat hiçbir zaman gerçek düşmanın işveren olduğunu, ve diğer sendikalarda da iyi niyetli üyelerin ve militanların olabileceğini unutmamalıyız
- Seksiyon, merkezin Sağlık ve Güvenlik Komitesine katılmalıdır. Eğer mevcut değilse, birlik onun oluşturulmasını teşvik etmelidir. Şu ya da bu şekilde, seksiyon işyeri [iş] güvenliğinin sağlanması, hastalık ve iş kazalarının önlenmesi için planlar oluşturmalıdır.
- İşyeri, işçi tazminatları, ekonomik planlar, iş imkanları, organizasyonel yapı, yönetici ücretleri, patronların karakteristiği ve alışkanlıkları … hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olunması. Bu her şeyin ötesinde, birlik-karşıtı planların önceden tasavvur edilmesinde, ve işyerinin farazi (ing. hypothetical) olarak kendinden-yönetiminde işe yarar.
- Sorunları ele alan, CNT’nin görüşlerini anlatan bilgilendirme broşürleri ve bültenlerin yayınlanması. Her zaman vurgulanması gereken nokta, meclislerde karar verenin işçiler olması gerektiğidir.
- Anarko-seksiyon, işverenlerin işçilerin kolektif temsilini tanıması için mücadele etmelidir; yani, bugün sadece İşletme Komiteleri’nin elinde olan görüşme yapma yetkisine, meclis tarafından seçilen temsilcilerin de sahip olması sağlanmalıdır.
- İşletme Komitesi genel meclis toplantısı yaptığında, CNT adına konuşmak ve önerilerimiz üzerinde karar birliğine varmak. Gizli oylama yapılmasını engellemek. Gizli oylama her zaman reaksyonerdir. Oylamanın açık yapıldığı mecliste, insanlar oyları kendileri sayabilirler, böylece gizli saklı hiç bir şey olmaz; korkularından kurtularak, herşeyi daha açıkça görebilecekleri genel bir mantığa (ing. common sense) sahip olurlar.
- Eğer meclisler CNT’nin duruşunun aksinde bir karar alırlarsa, seksiyon CNT ilkelerini zedelemedikçe bu karara saygı gösterecektir; ama aksi takdirde bunu kabul etmeyeceğiz, ve her zaman kendi duruşumuzu savunacağız.
- İşletme Komitesi’nin yetersizliği ve ihaneti, ya da kurumsallaşmış sendika açık bir şekilde ortaya çıkarsa, o zaman Komiteyi lağvetmeyi planlamanın zamanı gelmiş demektir; ve [Komite], birlik seksiyonlarının doğrudan temsili ve işyeri meclisleri ile değiştirilmelidir.
- Grev durumunda, grev komitesinde çoğunluğu kazanmak ya da en azından bir azınlığın varlığını sağlamak. Grev kararının genel mecliste oy çokluğu ile alınması, ve aynı zamanda da meclisle işveren arasındaki ilişkilerin [yürütülmesinden] sorumlu olacak meclis grev komitesinin seçilmesi gerekir. Mevcut iş yasalarına göre, bu işverenin meclis temsilcileri ile görüşmek zorunda kaldığı tek durumdur. (Diğer durumlarda işveren, işçi meclisinin kararlarının bağlayıcılık arz etmediği İşletme Komitesi ile görüşür – Çevirenin Notu).
- Seksiyon genel meclislere saygı göstermelidir, ama bizim de işçileri organize eden bir birlik olduğumuz ve kendimize has bir duruşumuz olduğu da unutulmamalıdır.
- Daha büyük bir CNT’nin, kararlarına daha çok saygı gösterilen bir meclis demek olduğunu vurgulamak gereklidir.
- Seksiyon, fabrika konseyinin manipülasyonlara maruz kalabileceğinin bilincinde olması gerekir. Eğer işveren ve diğer sendikalar pozisyonlarını kaybettiklerini fark edecek olurlarsa, tüm güçlerini meclise yönlendireceklerdir: İşletme Konseyi, işbirliği yapılan sendikaların birlik seksiyonları, ustabaşılar, idareciler, vb. CNT birlik seksiyonunu temsil yetisinden [sayı itibari ile] yoksunlukla, alternatifler sunmamakla, terörist olmakla, vb. ile suçlayacaklardır. Bu, güç dengelerine ve direnme iradesine bağlı olarak, er ya da geç ortaya çıkacaktır. Mücadele hiç de kolay olmayacaktır.
Seksiyon ve Birlik Arasındaki İlişkiler
Seksiyon, birlik ve onun komitesi ile koordinasyonu sağlayacak, işverenle ilgili konularla ilgilenecek ve fonlarla ilgilenecek birer kişi saptar. Seksiyonun yetilerini (ing. abilities) aşan sorunlar için, anarko-birliğin yaşam merkezi olan ve seksiyonun devamlılığını sağlayan birlikten yardım alınır. [Görev] pozisyonları birlikteki yapıyı takip eder, ve bu sorumlulukların tüm seksiyonu kapsayacak şekilde rotasyona tabi tutulması tavsiye edilir.
İşletme Komitesinin Olmadığı İşyerleri ve Sektörler
“Batmakta olan” (ing. submerged economy), geçici iş olan yerler bulunmaktadır. İş güvenliğinin olmadığı, ücretlerin düşük olduğu, çalışma koşullarının sağlıksız olduğu, ve işverenlerin sesini yükseltenleri düşünmeden işten çıkardığı yerler bulunmaktadır. [Bu gibi yerlerde] seksiyonun, üzerinde baskı olmayanlarca bir basınç yaratılması imkanına sahip olan, birlikten yardım istemesi avantajı vardır. Bu gibi işyerlerinde doğrudan eylem daha iyi sonuçlar vermektedir, çünkü sendika-karşıtı baskılar nedeni ile, işten çıkarılmalar haricinde, hukuki araçlar çoğunlukla faydasız kalmaktadır. İşyerinde birlik olarak faaliyet göstermenin “ya hep, ya hiç” yaklaşımı demek olmadığını vurgulamak gereklidir. Birlik aktivitelerinden dolayı işten çıkarılma radikal olanı işten çıkarma demektir, ve bu işverenin geri adım atmasını gerektiren yegane durumdur (eğer ispatlayabilirseniz). Daha önceki tavsiyeler burada da geçerlidir, hatta daha baskın bir şekilde, çünkü burada başka bir sendika bulunmamaktadır.
Birliğinizin CNT’nin Diğer Yerel Birlikleri ile İlişkisi
Aynı şehirde CNT’nin diğer birliklerinin (inşaat, metal işleri, gıda hizmetleri, kamu hizmetleri, vb.) varolması halinde, [bunlar] biraraya gelerek, kendisini bir komite aracılı ile koordine eden Yerel Federasyonu (ing. Local Federation, LF) oluştururlar. Bu komite, birlik komitesi ile aynı yükümlülüklere ve özelliklere sahiptir. Böylece, yerel komite kendisine yüklenen ilişkilerden, idareden ve uyumun geliştirilmesinden [sorumlu olan] bir organizmadır. Hiç bir durumda yönetici bir grup değildir.
Yerel Komitesi Nasıl Seçilir ?
Yerel komite, önceden kendi meclislerince kararlaştırılan yazılı bilgiler doğrultusunda görevlendirilmiş, farklı yerel birliklerden (Oficios Varios [Genel Endüstriler], Sağlık, İnşaat, vb…) gelen delegasyonların bir toplantısı olan, Birliklerin Yerel Kurul Toplantısı’nda (ing. Local Plenary Meeting of Unions) seçilir. Bu delegasyonlar meclisi bir genel sekreter ve sayman saptar. Diğer sorumluluklar -basın, eğitim, arşivler, hukuk, vd.- ise her birlik şubesinden bir kişi tarafından üstlenilir.
Birliklerin Yerel Kurul Toplantısı, yerel [bölge] sınırlar içinde kararlar alır. Bunun için birliklerin kendi meclislerini toplamış olmaları ve daha önce bir karar varmış olmaları gerekir. Yerel Kurul Oturumu, birliğin yerel komiteye başvurması ile harekete geçirilir.
Peki yörede sadece bir tane Genel Endüstriyel birlik varsa ne olur? Bahsedilen birlik, yakın bölgelerle biraraya gelerek, yerel federasyonlarla aynı özelliklere haiz bir il (ing. district) federasyonu oluşturabilir.
Yerel Federasyonlar Arasında İlişki ve Koordinasyon Araçları: Bölgesel Konfederasyonlar
Belirli bir coğrafik varlıktaki birçok farklı birlik ilişkiler kurdukları zaman, Bölgesel Emek Konfederasyonu’nu oluştururlar. Örneğin, Andalucia-Canarias Bölgesel Emek Konfederasyonu. Coğrafik sınırlar birliklerin isteği doğrultusunda düzenlenebilir, ve bölgeler birleştirilebilir (bu her iki bölgenin de onayını gerektirir), ya da bölgeler kendi içlerinde bölünebilirler (eğer birliğin % 75’i tarafından arzulanırsa).
Bölgesel Konfederasyonların birlikleri, Birliklerin Bölgesel Kurul Toplantısı (ing. Regional Plenary Meeting of Unions) aracılığı ile karar alırlar. Farklı bölgesel birliklerin delegeleri, kendi meclislerinde yazılı olarak varılan kararları doğrudan taşırlar. Birliklerin Bölgesel Kurul Toplantısı, kendi coğrafi bölgesi içindeki tüm sorunlar üzerine karar almakla sorumludur. Koordinasyon ile ilgili faaliyetleri düzenlemek üzere kurul toplantısı, bölgesel konfederasyonu temsil eden bir kişiyi bölge komitesi genel sekreteri olarak saptar. Aynı zamanda bölgesel ana merkez olmak üzere de bir yer saptanır. Bölgesel komitenin tüm diğer sekreterlikleri (hazine, hukuk, tutuklu destekleme …), ana merkezin bulunduğu yerel birliğin kurul toplantısında seçilir, ve her birlik bu görevlere talip adaylarını açıklar. Bu biraz karmaşıktır, ama bir örnek sanırım konuyu açıklığa kavuşturacaktır.
Cadiz, Sevilla, Grenada, Cordiba, Jaen ve farklı yörelerden elliyi aşkın “Oficios Varios” (Genel Endüstriyel) birlikleri Bölgesel Kurul Toplantısında biraraya geldiler, ve Cadiz SVO’sundan Juana Perez’i Andalucia-Canarias Bölgesel Emek Konfederasyonu genel sekreteri olarak aday gösterdiler, ve de Cadiz’deki yerel federasyonu da ana merkez olarak saptadılar. Cadiz Yerel Federasyonu Metal, İnşaat, Grafik Sanatları, “Oficios Varios”, Kamu Hizmetleri, Kimya ve Emekliler birliklerinden oluşmaktaydı.
Bu birlikler, Yerel Kurul Toplantısı’nda biraraya gelerek her birinden bir kişi teklif edilmesi sureti ile diğer sekreterlikleri seçer.
Bütün bu sekreterliklerin hepsi (Genel, organizasyon, hukuki, enformasyon, arşivler, vb.) birlikte Daimi Sekreterlik’i (ing. Permanent Secreteriat) oluştururlar; bunlar ise bölge yerel sekreterleri ile beraber Bölge Komitelerini (Regional Committee) meydana getirirler.
Bölge Komitesi bir koordinasyon, yönetim ve idare organıdır. Karar ya da anlaşmalar alamaz. Sadece belirlenen gündem çerçevesinde çalışabilir. Komitenin devam etmesini sorgulayabilecek [sorgulama hakkına sahip olan anlamında] olan bütün bölgenin kurul toplantısında her an geri çağırılabilir. En fazla üst üste üç yıl devam edebilir, ve yeni seçilen [bölge komitesi] takip eden ilk bölge kurul toplantısında onaylanmalıdır. Komitelerin üyeleri, kurul toplantısına ve meclislere öneride bulunamazlar. Yani, Bölgesel Konfederasyonların hakimiyetinin her zaman endüstriyel birliklerde yattığının altı çizilmelidir.
Bölgesel Komitelerin işlevleri, daha büyük bir coğrafi alanı kapsamasının dışında, diğer komitelerin aynısıdır.
Bölgesel Konfederasyonlar Arasındaki İlişkiler
Ulusal Konfederasyon
İspanyol devletinin güç alanı sınırları içinde çalışan farklı bölgesel konfederasyonlar Ulusal Emek Konfederasyonu’nu (CNT) meydana getirir. Kendi “Birliklerinin Bölgesel Kurul Toplantısı”nda vardıkları yazılı kararlara sahip bölgesel federasyon delegasyonları, Bölgelerin Ulusal Kurul Toplantısı’nda (ing. Nacional Plenary Meeting of Regions) karara varırlar. Bölgelerin Ulusal Kurul Toplantısı kendi coğrafik sınırları içinde karar alma, ulusal genel sekreter atama ve Ulusal Komite’nin ana merkezini saptama yetkisine sahiptir.
Örnek olarak: Gellega, Murciana, Astur-Ieonesa, vd. konfederasyonları, bölgelerin ulusal kurulunda biraraya gelerek Barcelona Metal İşçilerinden [Birliğinden] Belinda Fernandez’i CNT’nin genel sekreteri olarak saptamıştır. Ulusal Komite’nin ana merkezi ise, Barcelona’daki birliklerin yerel federasyonu olarak saptanmıştır; 32 birlikten oluşan [Barcelona yerel federasyonu], yerel kurulunu toplayarak geriye kalan diğer sekreterlikleri seçer. Bu insanlar, yani Belinda Fernandez ve Barcelona’dan seçilen diğerleri, biraraya gelerek “CNT Ulusal Komitesi Daimi Sekreterliğini” oluşturular. Ulusal Komitenin geriye kalan kısmı her bir bölgeden gelen genel sekreterlerden oluşur. Bu komitenin işlevleri daha önce bahsedilen komitelerle aynıdır, ve aynı sınırlamalara tabidir.
Neden Komiteler Bu Şekilde Seçilir ?
Homojen komiteler oluşmasını engellemek için bu şekilde seçilirler. Diğer organizasyonlar adaylar, gruplar ve programlar seçerler, kazanmak için koalisyonlar yaparlar ve böylece yavaş yavaş kazanan tarafın politikasını öne çıkarırlar. Anarko-sendikalizme göre ise komiteler ne programa, ne de politikaya sahip olmamalıdırlar. Birlikler tarafında doğrudan seçim hem heterojenleşmeyi, hem de komitenin çokyönlülüğünü garanti altına alır. Herhangi bir temsiliyet biçimi bir miktar yönetsel güç içerir, ama CNT daha aktif ve bilgilendirilmiş bireylerin elindeki bu gücü asgariye düzeye indirir.
CNT’nin Birlikleri Nasıl Karar Alır ?
CNT Kongresi aracılığı ile. Birlik temsilcileri, bölge ve yörelerinden bağımsız olarak, ve kendi meclisleri tarafından alınmış yazılı kararlarla kongreye katılır. Kongre, farklı bölgesel konfederasyonların birbirine karşı tavır almasını engellemek için CNT’nin genel faaliyetlerine dair kararlar alır. Kongre yeni bir ulusal komite belirleyebilir ve birliklerle ilgili gördüğü kadar konuda [her konuda] karar alabilir.1910’daki kuruluşundan beri, üçü Franco’nun ölümünden sonra olmak üzere, anarko-birlik yedinci kongresini kutladı.
Ulusal Komite, yeterli gereklilik oluştuğunda, yanıt verilmesi gereken yeni ya da çelişkili durumlar oluştuğunda kongreyi toplantıya çağırır. Bir yıl öncesinden ilan edilir, ilan Bölgelerin Ulusal Kurulu tarafından onaylanır, tartışılacak konular açıklanır ve yaklaşık açılışın yedi ay kadar öncesinde birlikler içinde tartışmalar düzenlenir. CNT kongreleri her zaman oldukça şiddetli geçer. Genellikle birinci oturum, nasıl oy kullanılacağı, tartışmaların nasıl sunulacağı, hangi delegasyonlar kabul edileceği, kutlama [mesajlarının] okunması gibi teknik konularla ilgilidir. Üyelerin kendi kararlarını sonuna kadar tekrarlamaları ve savunmaları gelenekseldir, ve [bu] heyecanlı bir ortam yaratır.
“İşyerinde CNT” orijinal olarak Anarko-Sendikalist dergi Libertarian Labor Review’in 1996 Bahar/Yaz sayısında yayınlanmıştır. Çeviren Jeff Stein’dır.
CNT’NİN DEVRİMCİ İLKELERİ
Üye Olma
Polis, askerler ve güvenlik güçleri mensupları hariç herkes, kendi arzusu ile anarko-birliğe katılabilir. CNT’de olmak için ideolojik nitelik aranmaz. Çünkü CNT anarko-sendikalisttir; yani kararların tabandan, meclislerde alındığı bir organizasyondur. Siyasi partilerden, hükümet kurumlarından, profesyonel bürokrasilerden, vb.’den bağımsız otonom ve federalist bir yapıdır. Anarko-birlik sadece kurallarına saygı bekler; ve bu bakış açısından, farklı görüşlerden, eğilimlerden ve ideolojilerden insanlar birarada varolabilir. Ekolojistler, pasifistler, siyasi parti üyeleri … CNT ile ilişik olabilirler. Somut problemlere dair her zaman farklı görüşler, öncelikler ve bakış noktaları olacaktır. Anarko-birlik içindeki herkesin ortak noktası ise, onun biricik işleyiş tarzıdır; yani anti-otoriter yapısıdır.
Devrimci sendikacılık, birliği siyasi partilerin bir aracına, bazı bireylerin kâr-yapan işletmelerine, liderler için bir platforma, kişisel kült yaratılmasına, ya da katı ideolojik yapılara dönüştürecek manevralara karşı [birliğin] kendisini savunur. Bu nedenledir ki, CNT genellikle hiyerarşik ya da otoriter kişileri dışlar. CNT açık bir yapıdır, ama üyeleri onun nerede ve ne için durduğunu bilmelidirler.
Anarko-Sendikalizmin İlkeleri
Anarko-birim üç temel ilke üzerine inşaa edilmiştir: Kendinden-Yönetim, Federalizm ve Karşılıklı Yardımlaşma.
Kendinden-yönetim kendinden-hükümet etme (ing. self-government) anlamına gelir. Anarko-birim, bireylerin, iş yerlerinin, köylerin, şehirlerin ve diğer varlıkların hiçbir otoritenin etkisi olmadan, kendi işlerini yönetmelerini arzular.
Federalizm özekliği gerektirir, ve tüm grupları -toplumsal olduğu kadar ekonomik olarak da- özgür birliklerde bir araya getiren bir bağdır. Merkezi bir güce tabi olmayan, ve aslında bağımsız organizasyonların bir konfederasyonundan başka bir şey olmayan CNT’nin yapısı içindeki ana ilke federalizmdir.
Karşılıklı Yardımlaşma, kapitalist sistemde varolan rekabete nispetle daha iyi bir gelişme sistemidir. Karşılıklı Yardımlaşma farklı ırklara, dillere ve kültürlere rağmen dünyayı bir bütün olarak değerlendirir.
Sonuç olarak, anarko-sendikalizm anti-otoriter, anti-militarist, anti-teokratik, anti-milliyetçi, vb.’dir. Ya da tercihen, liberter, komünist, pasifist, laik, enternasyonalist, vb.’dir.
Doğrudan Eylem: Anarko-Sendikalizmin Taktikleri
Taktik kelimesi, somut durumlar sahasında yapılan eylemleri vurgular. Doğrudan eylem, aracılar olmadan, sorunların ilgili taraflarca doğrudan çözümlenmesini gerektirir. Doğrudan Eylem aynı zamanda parlamentonun, hakimlerin, (bürokratik) komitelerin, hükümetlerin, vb. [kamu ile ilgili işlerde] faaliyetlerinin reddedilmesi demektir.
Örneğin:
- Çalışma koşullarında iyileştirmeler, ve yönetim tarafından yapılan üretim planlarının durdurulması talepleri ile bir aylık bir grev ilan etmiş olun. Bu grev, tüm işçilerin ve işyerinin farklı bölümlerinde seçilmiş delegelerin katılımı ile mecliste, yani Doğrudan Eylem aracılığı ile karara bağlanabilir; ya da, ne meclisi bilgilendirerek, ne de meclisin görüşünü alarak görüşmelerde bulunan, onlara [meclise] bir anlaşma zemini dikte edebilecek ve de (hükümet) işçi yetkililerinin müdahalesine açık (resmi) işletme komitesi tarafından, yani Aracılıklı (ing. mediated) Eylem yolu ile karara bağlanabilir.
- İşinizden atılmış olun. Doğrudan Eylem, işinizin geri iade edilmesi için bilgiler yayan, baskı uygulayan, ve sabotaj gibi eylemler yapan çalışma arkadaşınız olan diğer işçilerin eylemleri ile, sizin sorununuzun anarko-birliğin sorunu olarak değerlendirilmesi demektir. Aracılıklı Eylem ise, doğrudan avukatlara gitmeyi ve hakimin kararını beklemeyi gerektirir.
1910’daki kongresinden beri, anarko-birliğin kabul ettiği tek eylem biçimi Doğrudan Eylem’dir.
Ne varki, açıksözlü olmak gerekirse, zamanı ve [yetersiz] güçlerimizi dikkate almamız gerekmektedir. Zaman zaman, hukuk bürolarımız ve iş hakimleri aracılığı ile aracılıklı eylem biçimine yönelmemiz gerekmektedir. Biz her zaman sorunlarımızı, bağımsızlığımızı yargı sisteminin ellerine teslim eden; olmasa çok daha çabuk çözümlenecek süreçleri geciktiren; ve pahalı, parazitsel, zararlı ve işe yaramaz hukuki sistemi devam ettirmek için büyük miktarda para harcanmasını gerektiren avukatlara yönelmeden çözmeye çalışıyoruz.
Ama, kesin bir çözümün ya da insanların desteklerinin olmadığı zamanlar vardır ki, … avukatlara yönelmekten ya da başka hiçbir şey yapmamaktan başka hiçbir çözüm yolu kalmamaktadır. Bu nedenle duruma göre, tercihen kongrenin kararı olan doğrudan eylem kullanımını; ama başka hiçbir çözüm kalmadığında ise aracılıklı eylem kullanımını kabul etmeyi önerirler. Bu böyle olmaktadır, çünkü doğrudan eylem anarko-sendikalist militanlar için tek kabul edilebilir taktik olduğu sürece, buna bağlı kalacağız; ve Doğrudan Eylem’in aksine yaptığımız her eylem ile kendi anlaşmamızı ihlal ettiğimizi de biliyoruz. Eğer kendi yapımıza aykırı taktikleri kabul eder ve sindiremeyeceğimizi yutarsak; büyük bir ihtimalle, destekleyici hukuki normlar olmadan kendi bakış açımızı öne çıkaracak kadar güç ve insana sahip olabiliriz; ama bunu açıkça göremeyeceğiz ve sıradanlaşmış bir halde mahkemelere saplanıp kalacağız (resmi olarak bu taktikleri reddedip,aynı zamanda da birliğin bunları kullanmakta olduğunu görmezlikten gelmektense; yasal araçların ne zaman kullanılacağına dair, tanımlanmış ve tutarlı bir politika belirlemek, ve bazı sınırlar koymak daha anlamlı olur – Çevirenin Notu).
Aracılandırmaya göre, Doğrudan Eylem her zaman daha çabuk, ucuz ve etkilidir. Öte yandan ise, [doğrudan eylemi] devam ettirmenin daha çok enerji ve cesaret gerektirmesi ise aleyhinedir.
Anarko-Sendikalizm’in Nihai Amacı
Anarko-sendikalizm toplumu dönüştürmek ister. Kapitalist sistemi ve devleti ortadan kaldırmayı ister. Hiçkimse, ne başkalarının emeğini çalmak ve sömürmek için, ne de organize şiddet ve terör mekanizmaları -yani, devlet ve onun polis gücü- ile desteklenen bu sistemi sürdürmek için; kendi isteklerini başkaları üzerine tahakküm etme hakkına sahip değildir. Kapitalist sistemin eleştirisi üzerine geniş bir literatür vardır, ve biz burada bu tema üstünde daha derinlemesine gitmeyeceğiz.
Anarko-birlikçilere göre bu dönüşümü sağlamanın, otoriter yapıların yerle bir edildiği keskin bir değişimden, yani Toplumsal Devrim’den başka bir yolu yoktur. Bu bir sürecin sona ermesi ve yeni bir şeyin başlangıcıdır. Devrim, insanlar onu kolektif olark gerekliliğini gördüğü; sistemin moral, etik, felsefi ve ekonomik temellerinin iflas ettiği bir zamanda gerçekleşir. Ne tahmin edilebilir bir olgudur, ne de bir azınlık tarafından yapılabilecek bir şeydir; ama siz onun için hazırlık yaparsınız, ve olabileceği bir zaman gelir, bazı şeyler artık gevşek bir hale gelir, ve o olur. Anarko-birliğin rolü ise sistemin çelişkilerini ortaya çıkarmak; yönetici sınıfların yaptıkları yanlışlıkları, aldatmacaları ve sömürüyü halka açıkça göstermek; ve eğer mümkünse devrimci süreci alevlendirmek için hazır bulunmak; azınlıkların, öncülerin, partilerin, vb.’nin kendi-çıkarları için hareket etmelerine engel olmak; diğer yandan da karşı-devrim ortaya çıkınca insanların halihazırda kazandıklarından oldukça azını kaybetmeleri [için uğraşmak]. Devrim mülkiyeti, devleti, hükümeti, polisi, orduyu, üniversiteleri, kiliseleri, bankaları, sanayiyi, rekabetçi ve bireyci anlayışı lağvetmeli … ve yeni yaşam yapıları ve biçimleri oluşturmalıdır.
Devrim eylemde düşünce, özgürlük ve arzudur. Devrimci dönemleri yaşayan insanlar, o zamanları ışık, müzik ve eğlence festivali olarak tanımlamaktalar. Televizyonlarda gösterildiği gibi bir şiddet ve kan banyosu asla değildir. İnsanlar sokaklarda durup birbirleriyle konuşurlar; bu her zaman olmakta ve gayet de önemlidir. Herşey hakkında konuşurlar, başka lisanlardan insanlarla konuşurlar ve birbirlerini anlarlar da, çünkü iletişim kurnaya isteklidirler. Daha önce hiç kimsenin konuşmadığı şeylerden bahsederler, ve bu hiç bir özel çaba göstermeden gayet doğal olarak gerçekleşir. Daha önceden imkansız olarak nitelendirilen şeyleri yapıyorlardır … Bu gibi anları yaşayanlar bunları hiçbir zaman unutamazlar.
Devrimci eylem halkın eylemidir. Tüm hataları ile varolan insanlarca gerçekleştirilir. Devrimin, aynen hastalıklı toplum gibi az ya da çok baskıcı, otoriter, şiddet taraftarı olan sıradan varlıklarca mı; yoksa daha iyi bir formasyona sahip, gelecek davranış biçimlerini taşıyan, ve de eğitim ve diğer metodları ile değişime uğramış insanlarca mı olacağı konusunda yüzyıllardır süren bir tartışma vardır. Her ne kadar anarko-birlikteki insan sayısı kadar farklı görüş öne sürülse de, CNT genel olarak devrimin bugünki insanlar tarafından ve oldukları halleri ile gerçekleştirileceği görüşüne sahiptir; özgürlükte ve sorumlulukta insanları şekillendiren yollar ise ilk önce toplumsal dönüşümü gerektirmektedir. Diğer bir deyişle önce toplumsal yapıyı değiştirmeli ki, sonra da insanların değişimi gündeme gelsin. Aynı zamanda devrimin insanları saflaştırması (ing. purify) da hayli muhtemeldir -en azından karşı-devrim ortaya çıkana değin; ve devrim ne kadar uzun sürerse, bu da [insanların saflaşması] o kadar iyi olacaktır.
Bu fikre rağmen, anarko-birlik diğer düşünce okulları ile devamlı tartışmalar düzenlemek vasıtası ile birliği bir okula dönüştürmek için; ve otoriter toplum yapısının yerini alacağı, yeni bir ahlâğa ve etiğe sahip olan geleceğin toplumunu önceden oluşturmak için çaba sarfeder.
Kapitalist devlet, kurulan sendikaları ve politik partileri aracılığı ile devrimin bir felaketten başka bir şey getirmeyeceği ve gelişmiş batı uygarlığımızda demokrasinin tek yaşayabilir keşif olduğu fikrini beyinlerimize işleyerek, onyıllarca boyunca sorumluluğu [yetkeyi] üstüne almıştır. CNT ise devrimin filmlerde ve tarih kitaplarında tasvir edildiği gibi bir kan banyosu olmadığını, [aksine] devrimin insan soyu için dikkate değer, samimi ve gerçekçi bir gelecek ifade ettiğni savunur. Devrim bir gün olacak, ve olduğunda korkusuzca onu karşılamamız ve ateşini körüklememiz gereken, şu anda oluşum evresinde olan bir süreç olarak değerlendirilmelidir. [Devrimin] bir grevlemi, yoksa bir askeri darbeyle, ya da borsalardaki çöküşle, vergi ödemeyi reddetme ile, kapitalist savaşlarla, fabrika işgalleri ile, göçmenlerin istilası ile ortaya çıkması bilemeyeceğimiz bir şeydir. Kesin olan bir şey varsa o da halkla kaynaşmış büyük bir CNT’nin, devrimin zaferinin en iyi garantisi olacağı; ve daha önceki girişimlerde, devletin farklı giysiler içinde kendini ve aynı koşulları tekrar oluşturmasının tekrarlanmasını [engelleyeceğidir].
Devrim bir defa gerçekleştiğinde toplumun alacağı yapı, her insanın toplumdan ihtiyacı olanı alacağı ve yapabildiğini değişime sunacağı bir ekonomik sistem -konfederasyonun deyimi ile Liberter Komünizm (Communismo Libertario) olacaktır.
1936’dan 1939’a kadar süren toplumsal savaş dönemi, CNT ve İspanyol halkının insanlık tarihindeki en anlamlı ve güzel devrimi geliştirme şansına sahip oldukları bir dönemdi. Yukarıda bahsedilen fikirleri uygulamaya geçirdiler; özgür yaşam ve eşitliğin, özgür tercihten başka bir şeye bağlı olmadığını gösterdiler. Kapitalizm için ise, Ütopya’yı anlık olsa dahi yoketmek için ölümüne kadar savaş kaçınalmazdı.
Anarko-Birlik’te Oylama
CNT’de oylamadan kaçınılır ve anlaşmalara oybirliği (ing. consensus) ile varılır. Ama ne yazık ki, çok sayıda insanın dahil olduğu tartışmalarda, bir anlaşmaya varmak oldukça güçleşir ve oylama yapılmanın gerekli olduğu zamanlar ortaya çıkar.
Yerel birlik meclislerinde bu sorun kolayca çözülür. Normalde oylama yapılmaz, çünkü zaten birlik içinde insanlar birbirlerini doğrudan tanımakta, ve günlük münasebetleri sayesinde az ya da çok aynı fikirlerde birleşmektedirler; yine de oylama gerekli olursa, herkesin bir oyunun olduğu bir oylama ile anlaşmaya varılabilir.
Sorun, yerel ya da bölgesel kurul ve kongrelerde karar almak gerektiğinde ortaya çıkmaktadır. CNT’nin ana yapısının endüstriyel birlik şubesi olduğunu; bunun olmadığı yerlerde ise farklı mesleklerin birliği (SOV – Sindicato de Oficios Varios) olduğunu daha önce söylemiştik. Bu yapı içinde, oylama yolu ile karara varmak için tamamen adil olan bir yöntem yoktur.
– Eğer her bir birlik bir oy kullanırsa, karar almada 1000 üyeli bir birlik, 50 üyeli bir birlikle aynı sese sahip olacaktır. 25’lik [25 üyeli] iki birlik (2 oya sahip), kendi görüşlerini 1000 üyeli bir birliğe (1 oya sahip) dayatabileceklerdir.
– Eğer oylar [birliklerin] sahip oldukları üye sayısına göre saptanırsa, 2000 üyeli bir birlik 100 tane 20 üyelikli [birlikle] ile aynı sese sahip olacaktır. 100 tane birliğin coğrafik dağılımı 1 birlikten daha fazladır, ama anlaşmanın her birliği eşit derecede bağlaması büyük birliğin üstlendiği sorumluluğu küçük birliklere de [aynı ölçüde] yüklemektedir -her ne kadar küçük bir birlik için bunu gerçekleştirmek daha zor olsa da.
– Azınlıklarla ilgili olanların daha ötesine geçen sorunlar da vardır. Örneğin, eğer A birliği 400 oya karşı 350 oyla greve gitme kararı alırsa, greve gitme kararının desteklenmesi gerekirdi, çünkü bu onun [o birliğin] meclis kararıdır. Aynı federasyona ait olan B birliği, 100 oya karşı 25 oyla greve gitmeyi onaylamamış olsun. Yerel federasyonun C birliği 15 oyla ve oybirliği ile greve evet demiş olsun. Böylece, karşı çıkan bir birliğe karşı iki birlik greve gidilmesi taraftarıdır; ve eğer birliğe dayalı bir oylama [sistemi] varsa, bu durumda grev başlatılacaktır. Öte yandan, olumsuz [greve karşı çıkan] oyları toplarsak bulduğumuz 450 oya karşı 440 olumlu vardır. Anarko-birlik’te bu gibi olası eşitsizliklerden kaçınmak amacı ile, oylama gerektiren durumlarda, aşağıda bahsedilen tabloya göre kararların öyle ya da böyle, oy kullanan insan sayısına dayandığı oranlı sistem kullanılır:
1-50 destekleyici 1 oy
51-100 2 oy
101-300 3 oy
301-600 4 oy
601-1000 5 oy
1001-1500 6 oy
1501-2500 7 oy
2501 ve fazlası 8 oy
Bu sistem azınlıklar için faydalıdır, ama sonuçları belki de tartışılabilir. Örneğin, 25 destekleyicisi olan on birlik 10 oya sahip olacaktır. Bu ise 10 kat üyeye, ama sadece 7 oya sahip olan 2500 üyeli bir birliğin oyundan fazladır. Gördüğünüz üzere bu bir karmaşadır. (Her ne kadar küçük bir eyalet olan Rhode Island’ın, kalabalık olan Kaliforniya’dan oransal olarak daha fazla temsil edildiği ABD Kongresi gibi bir temsil organından daha fazla olmasa da – Çevirenin Notu).
CNT’nin başka bir sistem aramamasının sebebi ise bugün böyle bir gereksinim olmamasıdır. Tartışmaların sonucunda ulaşılan anlaşmalar, aklında başka bir şeyle anarko-birlikte işe başlayanlara belki de saçma gelebilir, ama bunlar kendi duruşlarını savunmakta olan birlik ya da bölgeler için gerçekten de önemlidirler. Tüm biçimlerdeki çözümler için herhangi bir kimsenin düşüncesi, aslında kendi referans çerçevesine bağlıdır.
Ne zamanki bir oylama sözkonusu olursa, tartışılanın aslında bir güç sorunu olduğu teşhis edilmelidir, ve bu nedenle de anarko-birlik’te mümkün olduğunca az oylama yapılmasına ve oybirliği ile karara varılmasına çalışılmalıdır. Bütün oylamalarımız el kaldırmak sureti ile açık olarak yapılır. Hiçbir zaman gizli değildirler.
Anarşizm ve Anarko-Sendikalizm
CNT anarşist bir organizasyon değildir. Bu açıkça ortaya konması gereken bir şeydir. CNT anarko-sendikalist bir birliktir. Bu ikisi arasında pekçok benzerlikler olmakla beraber, aynı zamanda farklılıklar da vardır.
Devletin reddedilmesine [dayanan] anarşizmin yaşamasına [devletin kendisi tarafından] izin verilemeyeceği için, [anarşizm] tanımsal olarak illegaldir. Anarko-sendikalizm legalitenin içinde yol alır: daha kolay faaliyet göstermek için birlik seksiyonlarını ve federasyonlarını legalize eder. Anarko-sendikalizm ana çelişkilerin içinde çalışır.
Anarşizmin tabanı ortak ilgi gruplarıdır (ing. affinity groups), yani meslek ya da coğrafik yerleş gözetilmeyen [oluşturulan] yakın arkadaş grupları. Anarko-sendikalizmin tabanı ise farklı mesleklerin [yerel] birlikleri veya endüstriyel birlik şubeleridir.
Anarşist eylem, teorik olarak anarko-sendikalistten [eylemden] daha devrimcidir. Anarko-sendikalizm, her ne kadar [kapitalist] kurumların dışında dursa ve kendi güçlerine dayansa da, reformist bir çaba olan acil talepler için mücadele eder.
Anarko-sendikalizm bünyesinde farklı ideolojilere sahip insanların eşanlı olarak varolmasına müsade eder: marksist, hristiyan, anarşist … tek gereken emekçi olmalarıdır. Anarşist organizasyonların ise sadece anarşistlerden oluşması gerekir.
Anarşizm daha çok ideolojik düzeyde faaliyet gösterir: eğitimde, propagandada, kültürel faaliyetlerde, ve aynı zamanda anarko-sendikalist birliklerin içinde de … Birlik ise, işyeri içinde yukarıda bahsedilenlerin üzerinde [bir düzeyde, bunlardan bağımsız olarak] hareket eder.
Anarşizm sadece bir fikir değildir. Anarko-sendikalizm de sadece bir yapı değildir. Anarşistlerin, toplumsal ortalamaya göre, daha fazla etiğe ve daha az ego-merkezciliğe sahip olmaları nedeni ile, daha iyi insanlar oldukları varsayılır. Anarko-sendikalizm ise, üyelerinden emekçi olmaları ve [anarko-sendikalist birlik] yapısına saygı göstermelerinden başka hiçbir şey talep etmez.
Anarşizm, anarko-sendikalizmi yönlendirmez. Bu ikincisi [anarko-sendikalizm] için, kendi projelerini öne sürmek yeter de artar bile. Bunun da ötesinde, aslında İspanya’da birden çok olayda, kendisini destekleyen anarşist organizasyonları birçok farklı amaç için, beraberinde sürükleyen, yönlendiren ve kullanan anarko-sendikalizm olmuştur.
CNT ile İspanya’da ulusal düzeyde varolan birçok farklı liberter organizasyonlar arasında (FAI – İberya Anarşist Federasyonu, FIJL – İspanyol Anarşist Gençlik Federasyonu, Mujeres Libres ve [Anarşist Kadınlar Organizasyonu]); keza klüpler, gruplar ve bireyci anarşistler arasında iyi kardeşlik ilişkileri vardır. Anarşistlerin oldukça büyük bir kısmı CNT içinde çalışmaktadırlar, ve genelde de onların organizasyonları anarko-birliğe hiçbir koşul öne sürmeden yardım etmektedirler.
(Fransızca’dan) Çevirenin Notu:
Üç parçadan oluşan bu seri uzun bir broşürden seçilmiştir. Hem güncel kısımları üzerinde yoğunlaşmak, hem de alan ve çeviri zamanından tasarruf etmek için orijinal metine eşlik eden tarihsel alıntıları dışarıda bıraktım. Bunun yanısıra, birçok farklı pazarlık konusunda (ücretler, çalışma saatleri, iş imkanları, vb.) CNT’nin duruşu ile ilgili, ve yine bazı toplumsal konular (militarizm, ekoloji, eşcinsellik hakları, vb.) üzerine [CNT’nin] görüşleri ile ilgili dokümanları da dahil etmedim. Bu konularda metin yazına hiçbir katkıda bulunmayacaktı, çünkü CNT’nin bu konulardaki duruşu standart sol-kanat sosyalist ve emekçi duruşundan farklı değildir. CNT hakkında biricik olan ve onu diğer İspanyol sendikalarından ayıran şey, sahip olduğu anarko-sendikalist yapı ve pratiktir.
CNT’i bu açıdan değerlendirmenin önemi ise, CNT ile IWW (Dünya Endüstri İşçileri) arasındaki benzerlikleri göstermesidir. Her ne kadar IWW resmi olarak anarko-sendikalist bir birlik olmasa da, aynı yolda faaliyet göstermektedir. Aynen CNT gibi, IWW de üretim noktasında işçiler tarafından işletilen endüstriyel birlik şubelerinin oluşturulmasına önem verir. Bunun şu anda mümkün olmadığı coğrafik bölgelerde, CNT’nin SOV’lerine (değişik zanaatlar birliği) benzer şekilde, IWW üyelerinin Genel Üyelik Şubelerimde organize olmasına izin verir. CNT gibi, işverene karşı en etkili işçi direnişinin doğrudan eylem olduğunu kabul eden IWW, öte yandan da yine CNT gibi, doğrudan eylemin mümkün olmadığı hallerde üyelerini korumak için tüm hukuki kanalları kullanmaya hazırdır.
Tabii ki CNT ve IWW arasında farklılıklar da bulunmaktadır. CNT’den farklı olarak, IWW federalist değildir. IWW’nin şubeleri ve endüstriyel birlikleri kendilerini yönetirler, ama IWW politika-yapma yetkisine sahip, kitle tarafından seçilmiş bir Genel İdare Heyetine sahiptir -her ne kadar İdare Heyeti’nin hareketleri üyelerin referanduma gitmesi ile geçersiz kılınabilse de. IWW, birliklerin disiplin eylemlerinin ve yerel birliklerin tüzüksel ihmallerinin, daha üst bir organ tarafından iptal edilmesine olanak verecek şekilde üyelerine itiraz hakkı tanır. Bu seçilmiş merkez organları ve güçleri, bireysel üyelerine, yerel birliklerin rastgele hareketlerine karşı CNT’e göre daha iyi koruma sağlasa da, bunu yerel otoritenin gücünü azaltma pahasına yapmaktadır. Ne CNT’nin federalizmi, ne de IWW’in seçimle temsiliyeti mükemmel birer sistemdirler; ve her ikisi de, sistemlerinin olumsuzca kullanılmaması için üyelerinin alakasına ve genel sağduyusuna dayanırlar.
CNT, IWW için bazı dersler verebilir. Gelecek aylarda, IWW’nin içinde bulunduğu mali kriz yapısını yeniden değerlendirmesi gerekebilir. Ücretli bir Genel Sekreter Saymanın ve ücretli ofis çalışanlarının olduğu merkezi büro oluşturmak, artık [mali açıdan] karşılanamaz olabilir. Eğer IWW finansmanını güçlendiremezse, merkez bürosunun kapatılması ya da tamanen gönüllü-personele geçilmesi gerekebilir. Eğer bu olursa, o zaman IWW bir merkezi organizasyon olarak nasıl faaliyet gösterecektir ? Genel İdare Heyeti var olmayan ya da part-time faal olan Genel Merkezleri nasıl yönlendirecektir ? Belki de, aynı ya da yakın Genel Üyelik Kollarından gelen gönüllülerden oluşan Genel Sekreterlik ile daha federalist bir yapı uyarlanması bir çözüm olabilir. Bir şube oluşturmak için, yeterli sayıda Wobblies’in [IWW üyesi ve sempatizanı olanlar için kullanılan bir deyim] bulunmadığı alanlarda yaşayan IWW üyeleri için bunun ne anlama geldiği açık değildir. Bu üyeler ademi-merkeziyetleşen IWW tarafından unutulacaklarmıdır ? Tek bir şube ya da bölgeye dayanan Sekreterlik, tüm birliğin faydasına mı, yoksa sadece yerel birliğin faydasına mı hizmet edecektir ? Eğer CNT bir model olarak kullanılacaksa, onun faydaları kadar, hatalarını da göz önüne almalıyız.
Gelecek sayıda, İsveç sendikalist birliği SAC’ın çalışması üzerine eğileceğim. Belki de, SAC emekçi organizasyonu ile işçi kontrolü arasındaki ilişkiyi düzenleme konusunda kendi cevaplarına sahiptir. Takipte kalın.
— Jeff Stein